Yayınlarımız

Bazen - Burak Karslı

Bütün dünyanın uzun bir süreden beri ilk defa ortak bir gündem ile üstesinden gelmeye çalıştığı küresel bir pandemi sebebiyle karantina altında geçirdiğimiz şu günlerde belirsizlikleri ve değişimleri yönetirken neler yaptığımıza gelin bir kez de birlikte bakalım.

Bugüne kadar birçok kurumda yaptığım değişim yönetimi programlarında genellikle verdiğim mesajlar; hayata geçirmeye çoktan hazır olduğumuz eylemler ile derhal yola koyulup bu eylemlere ilişkin hızlı kazanımlarımızı yolda elde edip on...

devamı

Bakarsan Bağ, Bakmazsan Ağ Olur - Burak Karslı

Şu sıralar uzun süredir görüşmediğiniz birini hiçbir sebep olmadan, sadece sesini duymak için hiç aradınız mı? Aramadığınız zaman şu anki durumunuzda bir değişiklik olmayacağı aşikar, peki aradığınız zaman yaşayabileceklerinizi hiç düşündünüz mü? Bir adım daha ileri gidelim; aradığınız kişi şu dönemde tam da ihtiyacınız olan bir şeye sahipse, siz bundan nasıl haberdar olabilirdiniz?

Peki; sevdiğiniz, sık görüştüğünüz yakın çevrenizdeki kişilerin kaç tanesinin hedeflerini...

devamı

Akıllı Sadelik - Burak Karslı

Bir şirkette idari işler sorumlusu olarak çalıştığımızı ve bizden, herhangi bir yönlendirme verilmeden, personelin giriş-çıkış saatlerinin takip edilebileceği bir tablo hazırlamamız istendiğini varsayalım.

Muhtemelen aklımıza ilk gelen kolonlar, personelin; adı, soyadı, giriş-çıkış saatleri ve bunların gerçekleşme tarihleri olacaktır. Bu isimlendirmelerin tamamlandığı tam o anda beynimizde bir şey oluyor ve yeni kolonlar eklemek gerektiği sonucuna çok hızlı bir biçimde varıyoruz. Personelin kıdem yılı, bağlı olduğu bölüm ve...

devamı

Gelecek Vizyonda - Burak Karslı

Vizyon kelimesini hepimiz hayatımızın her alanında birçok kez duyuyoruz. Hatta artık alerji bile geliştirdik. Birileri; içini, ardını çok doldurmadan bu kavramı kullandığı anda ruhumuz koşar adım bulunduğu yeri terk ediyor. Bu duyguyla başlayan kişisel veya organizasyonel vizyon çalışmaları da genellikle niyet eksikliği nedeniyle hiç tatmin etmiyor. Tatmin olunmadığı ve ihtiyaç karşılanmadığı için de bu kavramı duymaya devam ediyoruz/edeceğiz, burada bir sürpriz yok.

Peki gerçekten nedir vizyonu bu kadar önemli kıla...

devamı

Aklımızın Oyunları: Kalp mi, Akıl mı? - Betül Kara

Bazen karar vermekte zorlanıyorum. Geçenlerde bir seyahat planlaması yaparken iki otel arasında kaldım, birisi oldukça rahat ve konforlu ama biraz pahalı idi. Özel bir promosyon yapılmış, zaten bu yüzden radarıma girdi. Diğeri fiyat-performans dengesi açısından eh, normal işte ama diğeri kadar çekici değil. Aklım “ucuz olanı tercih et” diyordu ama karar veremedim, bıraktım. Ertesi gün bilgisayarın başına oturdum ve bilin bakalım hangisini seçtim?

Bazen hiç karar veremiyorum. Uçakla mı gideyim, arabayla mı?...

devamı

Öfke Dansı - Betül Kara

Bazen öfkeleniyorum. İlerleyemediğimde, engellendiğimde, sınırlarıma girildiğinde, haksızlık karşısında veya özgürlüğüm kısıtlandığında öfkeleniyorum.

Bazen dışa vurduğumda pişmanlık duyuyorum. Özellikle karşımda çok değer verdiğim birisi varsa. “Keşke şimdi söylemeseydim, keşke bu kadar yüklenmeseydim” gibi zihnimden geçen cümleler beni rahatsız eder.

Bazen de tepkimi zamanında vermediğim için bu kez kendime öfkelenirim. “Niye söylemedim, madem öyle rahatsızlığımı ned...

devamı

Birlikte Başarmak: Kazanan Takımların Sırrı - Betül Kara

Birlikte çalışmayı seviyorum. Farklı geçmişlerden ve bakış açılarından gelen insanların ortak bir hedefe ulaşmak için bir araya gelip harika şeyler başarmalarını izlemek her zaman ilham veriyor.

“Bir” olmanın, birlikte olmanın gücüne inanıyorum. Evde eşimizle, iş yerimizdeki takımımızla, sosyal bir amaç için arkadaşlarımızla aynı hedefe doğru yol almak çok keyifli ve anlamlı geliyor.

"Bir" olmak, sadece aynı odada olmak veya aynı proje üzerinde çalışmak anlamına gelmez. Ger&ccedi...

devamı

Duygularımız: İşyerinde ve Hayatta Rehberimiz - Betül Kara

Gündelik hayatımızda iniş çıkışlar yaşıyoruz. Sevinçten havalara uçuyor, stresten tırnaklarımızı yiyor, bazen de hüzünlü bir şarkı dinlerken gözyaşlarımızı tutamıyoruz. Daha sertleri de var. Bazen öyle bir haber alıyoruz ki, adeta dünyamız başımıza yıkılıyor. Ocak ayında bir sabah babamın kalp krizi geçirdiği haberini aldığımda yaşadığım çaresizlik ve üzüntüyü unutamam.

İşte tüm bu tepkilerin arkasındaki güç duygularımız. Onlar, iç ve dış dünyadan gelen uyaranlara...

devamı

Erteleme Tuzağı - Betül Kara

İşimizde veya özel hayatımızda hepimizi etkileyen tuzaklardan, ortak insanlık dertlerimizden biri de ertelemek. Bazen değişimden kaçınıyor ve erteliyoruz. Üstelik sonuçlarının bizim için çok önemli olduğunu bilsek bile.

Stanford Üniversitesi profesörleri Jeffrey Pfeffer ve Robert Sutton “The Knowing Doing Gap” (Yapmak ile Bilmek Arasındaki Boşluk) isimli kitaplarında bugün bildiğimiz halde yapmadıklarımızdan dolayı yaşadığımız zorlukların, “gerçekten bilmediğimiz için yapamadıklarımızdan&rdqu...

devamı

Hayır Diyememe Tuzağı - Betül Kara

Yukarıdaki fotoğrafa bir bakın lütfen. Bazen siz de böyle hissediyor musunuz? İş yerinde yaşadığımız “boğulma” hissine en çok sebep olan konuların başında önceliklendirme sorunu ve hayır diyememek geliyor. İkisi birlikte ise durum daha da zorlaşıyor.

Bugüne kadar çoklu görev yapmanın önemli olduğu düşünülüyordu. İlaç endüstrisinde yıllarca bu tempoda çalıştım. Yıllar sonra şu makaleyi okuduğumda şaşırdığımı anımsıyorum. Çoklu görev (multi-tasking), üretkenlikte %40'a...

devamı

Müzakere - Betül Kara

“Etkisi varsa gerçektir, gerçek olan güzeldir” yaklaşımından yola çıkarak gerçeklerimizi en çok konuştuğumuz alanlardan biri olan müzakere, hergün her yerde, konu ne olursa olsun, insanın insana dokunduğu bağlantı yollarından biridir ve sırf bu yüzden güzeldir. Aynı tango gibi…

Tango, bir dans ve müzik türü olmanın ötesinde birbirimizle iletişim kurmanın sanatsal bir yolu olduğunu gösteriyor. İki kişi arasında müzikle ve dokunuşla kurulan mükemmel uyum izleyiciyi b&uum...

devamı

Yaşamaya Varım - Betül Kara

Çocukluğumda önce dayımdan, sonra da Türk Müziğinin güçlü sesi Tanju Okan’dan dinlediğim iki dizelik nakarat aklımdan hiç çıkmadı, çıkmıyor. “Yılllardır soruyorum bu soruyu kendime, bilmem ki bu Dünya’ya ben niye geldim?”

Hayatın gayesini arayan ve soran her kim varsa mutlaka bu sorunun içinden geçmiştir veya bu soru bekliyordur kendisini...Avuçlarında yanan alevler ve belki gözlerinde kocaman yaşlarla cevaplamadan önce durup düşünmeye ve bunu kendimize...

devamı

Kazanan Takımlar - Betül Kara

Her yıl leylekleri havada görmek için nasıl can atarım bir bilseniz. Çocuk gibi sevinir, havalara uçarım. Leyleği havada görmek o yıl çok seyahat edeceğimin ilk işaretidir benim için.

Diğer göçmen kuşlar gibi leylekler de “V” şeklinde uçarlar. Merak ettim sebebini. "V" şeklinde  uçulurken, uçan her kuş kanat çırptığında arkasındaki için onu kaldıran bir hava akımı yaratıyormuş. Böylece daha uzun süre uçabiliyorlarmış. Tek başlarına belki bu kadar...

devamı

Başkası Olma, Kendin Ol! - Betül Kara

Bugünlerde “iyi ki”lerimin peşine düştüm. Bir defter edindim, başladım her gece yazmaya…Bu hafta Oscar ödülünü “beni ben olmaya” davet eden arkadaşım aldı. Güçlü yanlarıma dikkat çektiği, kendi değerimin farkına varmamı sağladığı için…

Denedim, işe yaradı… Bu ay iş hayatımın en büyük sevinçlerinden birini tattım. Nasıl mı? Sadece kendim olarak…Ekranın arkasından bile sizin enerjiniz, sizin sesiniz, sizin sözünüz herkese ulaşıyor, k&u...

devamı

Ayak Bağı Mı, Gönül Bağı Mı? - Betül Kara

Hani bir kitap okursunuz da “tam da aradığım buydu işte!” dersiniz ya, bana da öyle oldu. İsmi “Bağlanma”, yazarları “Amir Levine ve Rachel Heller”.

İnsanın kendisiyle çıktığı hayat denen bu yolculukta başkalarıyla kurduğu bağ ve bağlantılar o kadar önemli ki... Tabi önce kendinden başlamak üzere… Kendisiyle bağlantıda olan başkalarıyla da çok güçlü bağlantılar kuruyor. “Testide ne varsa dışına da o sızar” derler ya hani, şevkat, iş birliği, imece bizim hayatımızda ne kadar va...

devamı

Bırak Gitsin - Betül Kara

Sizi bilmem ama bu yıl yaşadıklarım bana öyle bir şeyi hatırlattı ki…Nedir derseniz “vazgeçmenin değeri ve gücü”. Bırak aksın, bırak gitsin, bırak sevsin, bırak. Tutmayı, bağlanıp kalmayı, tutsak olmayı bırak. Hayatımızdaki en büyük hediyelerden biri vazgeçme lüksüne sahip olmak ve bunu sonuna kadar kullanmak.

Sorumluluklar zorunluluklara dönüşünce vazgeç, değer görmediğin yerden, yardan vazgeç. Vasatlara razı olma, hele teslim hiç olma!

Clarissa Estes’in &l...

devamı

Bırak Gelsin - Betül Kara

Açıyorum kollarımı, gel diyorum. Kabul etmek direnmemek, hayatın sunduklarına hoş geldin diyebilmek bence. Dünya her gün, son sürat değişirken bize de bunu anlamak, kabul etmek ve uyumlanmak düşüyor. İşte, en yakın örneği Pandemi günlerimiz. Bu gerçeği kabul etmeden, uyumlanmadan hayatta kalabilmemiz mümkün mü?

Haruki Murakami, “Sahilde Kafka” isimli romanında “Fırtınadan çıktığın zaman, ona yakalanan kişi olmayacaksın; işte fırtınaların konusu budur” diyor. İçinde bulunduğumuz d&...

devamı

Bırak Aksın - Betül Kara

Hiç düşündünüz mü, sizi ne harekete geçiriyor? Hangi durumlarda kendinizi çok istekli ve hevesli buluyorsunuz? Ne olduğunda enerjiniz, isteğiniz düşüveriyor?  Bu soruların cevabı hepimiz için değişkenlik gösteriyor. Neden mi dersiniz? Çünkü farklı kişilik özelliklerimiz, ihtiyaçlarımız, beklentilerimiz nedeniyle olaylara, nesnelere veya insanlara verdiğimiz tepkilerimiz, davranışlarımız, yüklediğimiz anlam değişiyor.

Motivasyon öyle bir kelime ki, hepimiz için g&u...

devamı

Sıradan Mükemmel Bir Hayat - Betül Kara

Oh be dünya varmış! Bu küçücük cümle neler anlatmaz ki…İçeriden yukarıya bir rahatlama hissi yayılır tıpkı sıcak bir yaz günü ikram edilen serin bir bardak suyu içtiğinizde ya da büyük bir özlemle sevdiğinize sıkı sıkı sarıldığınızda. Nihayet kavuştunuz işte, en çok ihtiyaç olana.

Yarım kalan işleri tamamladığımızda da bu hissi yaşıyoruz. Bazen sevmediğimiz işleri yapmak zorunda kalıyoruz. Elimizde sürünüyor adeta. Bazen de karar almayı, eyleme geçmeyi erteliyoruz. Bu...

devamı

Yine Yeşillendi Fındık Dalları - Betül Kara

Baharı bekleyen kumrular gibi ben de Nisan ayını iple çekiyorum. Yine ve yeniden doğanın uyanışına tanık olmak, ağaçların ve çiçeklerin en güzel renklerini görebilmek için. Doğanın bize o kadar büyük bir öğretisi var ki… Hiç bir ağaç direnmez ne yapraklarını dökmeye, ne de zamanı gelince yeşillenmeye. Uysalca uyum sağlar, döngüye bırakır kendisini. Yenilenmek adına ne büyük bir güçtür bu aslında. Yeter ki zamanını bekle.

Bugünlerde Harari’nin &ldquo...

devamı

Sınırlar: “Ne Zaman Evet, Ne Zaman Hayır” Diyeceğiz? - Betül Kara

Bazen sınırlarımın ihlal edildiğini düşünüyorum. Çoğu zaman da en yakınımdaki kişiler tarafından. Bunun farkına varıyorum, önce üzülüyorum, sonra kendi kendime gülüyorum. İyi de niye üzülüyorsun ki? Buna izin veren sensin. İşte bu yüzden bu konuyu okumaya, anlamaya ve paylaşmaya niyetlendim. Şunun farkındayım çünkü. Sınırlarım ihlal edildikçe tadım kaçıyor.

Nedir bu sınırlar, nasıl çizilir, ne anlatır bize? Neden önemlidir peki? Sınırların olmadığı bir yaşam nasıldır?...

devamı

Bir Çaresi Bulunur Elbet - Betül Kara

Sağ avucumun içi kaşınıyor. Para gelecek dediğinizi duyar gibiyim ama asıl nedeni başka. Üzerimdeki artan baskıyla ilgili ve bu yüzden farkından olmadan kendime zarar veriyorum. 

Biliyorum, bu konuda yalnız değilim. Okulda, evde, iş hayatında, sokakta, trafikte stresteyiz. Bir de buna ülke olarak yaşadıklarımız, pandemi gibi sebepler de eklenince bunalmaya başlıyoruz. 

Stres, insanoğlunun yaratıldığı günden itibaren varlığını hissettiriyor. Sokaktaki adamdan, bilim adamına kadar herkesi etkiliyor. Şu var ki, herkesin stres tanımı fark...

devamı

Büyük Sır: “Zaman” Kaçıyor mu? - Betül Kara

Hayatı kaçırdığınızı düşündüğünüz anlar oluyor mu? Hiçbir şeye yetemediğinizi hissedip daraldığınız ya da her şeyin üstünüze geldiğini düşündüğünüz...

Aklınızda bir sürü iş, zihin sürekli bunlarla meşgul, aileniz, patronunuz, arkadaşlarınız, çocuklarınız kısacası herkes, sizden bir şeyler istiyor veya bekliyor.

Modern hayatta hızlı olmak zorundayız. Birbirimize ayıracak zamanlarımız kısıtlı, oradan oraya eteklerimizde bir sürü yük ile koşturuyoruz. Birbirim...

devamı

Zaman ve Kusursuzluk Tuzağı - Betül Kara

Zamanı yönetmek her dönemin konusu olmuş aslında. M.Ö. 5 ve M.S. 65 yılları arasında yaşamış ünlü Romalı düşünür Seneca “Kısıtlı bir zamanımız yok, sadece çoğunu boşuna harcıyoruz” diyor. Zamanı boşa harcayan biz olduğumuza göre bu konu tam bir farkındalık meselesi ve doğrudan kendimizle ilgili. Peki zamanı etkili kullanmak için kendimizi nasıl yönetebiliriz?

Kendi hayatımda zaman yönetimiyle ilgili ayağıma pranga olan konunun “mükemmelliyetçilik” olduğunu farkettim. Nasıl mı?...

devamı